Fed üyesi Waller faiz indirimlerinde temkinli olma çağrısında bulundu
Investing.com – ABD Merkez Bankası (Fed) guvernörlerinden Christopher Waller, enflasyonun yükseldiğini ve ABD ekonomisi ile iş gücü piyasasının daha önce düşünülenden daha güçlü olduğunu gösteren son verilere atıfta bulundu ve önümüzdeki dönemde faiz oranlarının düşürülmesi konusunda “daha dikkatli olunması” çağrısında bulundu.
Waller, kısa vadedeki gelişmelerden bağımsız olarak hâlâ politika faizinin önümüzdeki yıl kademeli olarak düşürülmesi gerektiğini düşünüyor. Fed’in politika faizinin kısıtlayıcı olduğunu söyleyen Waller, iş gücü talebi ılımlı olsa da iş gücü piyasasının sağlıklı olmaya devam ettiğini ve enflasyonun Fed’in %2’lik hedefine yakın olduğunu hatırlattı. Ancak Fed’in Eylül ayında politika faizini beklenenden yüksek olarak yarım puan düşürmesinin ardından Waller, iş gücü piyasası aniden kötüleşmediği ve enflasyon beklediği gibi aşağı doğru gitmeye devam ettiği sürece Fed’in artık ‘bilinçli bir hızda’ ilerlemesi gerektiğini söyledi.
Waller, ekonomik verilerdeki son revizyonların hane halkının hâlâ kaynak harcadığını gösterdiğini ve düşük faizlerin yüksek fiyatlı ürünler için ‘bastırılmış talebi’ serbest bırakabileceğini belirtti.
Fed guvernörü açıklamasına şöyle devam etti:
“Verilerin bütününü, para politikasının faiz indirimlerinin hızı konusunda Eylül toplantısında gerekenden daha dikkatli ilerlemesi gerektiği şeklinde görüyorum. Bir sonraki toplantımızdan önce açıklanacak olan enflasyon, iş gücü piyasası ve ekonomik faaliyete ilişkin verilerin para politikasını gevşetme konusunda daha temkinli olma eğilimimi doğrulayıp doğrulamadığını izleyeceğim.”
Kashkari: “Çin, ABD için rekabetçi bir tehdit değil”
Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari ise bu haftaki açıklamasında Çin’i ABD için ekonomik bir tehdit olarak görmediğini, ayrıca Çin yuanının dünyanın rezerv para birimi olarak ABD dolarının yerini alabileceğine inanmadığını söyledi.
Kashkari, yapay zeka da dahil olmak üzere Çin’deki yenilikçi işletmelere yönelik siyasi baskılara atıfta bulunarak, “Attıkları adımlar tam anlamıyla rekabet karşıtı. Şimdilik ABD’nin rekabetçi konumunun çok ama çok güçlü olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.